24 Ekim 2013 Perşembe

kapitone bebek ceketi


Bir ceket diktim ama bu ceketten üç ayrı yazı çıkardım. Ben kendisini çok sevdim, baktıkça mutlu oluyorum.


İliklerini tuhafiyede açtırdım. Kumaş düğme bastırmadım, zor iliklenir diye.


Bu arada, kapitone desenini kusursuz çizebilmek için şablon (stencil) vardır diye düşünüp aramaya koyuldum. Arayan bulur. Hatırı sayılır bir para ödeyerek aldığım baklava desenli şablonu kullanmak için kendime kapitone bir yelek dikmeyi; başka bir mağazadan aldığım bu şablonu kare desenli şablonla istersem değiştirebileceğini söyleyen Şık Düğme'deki emektar tezgahtarın indirim önerisini değerlendirerek  o şablonu da satın almayı; tüm bunları yaparken hissettiğim suçluluk duygusunu da elimdeki tüm kumaşları kapitone haline getirerek yorgan, yastık, battaniye, kaban, yelek,  v.s. dikmek suretiyle bastırmayı planlıyorum. 



23 Ekim 2013 Çarşamba

kapitone bebek ceketi yapım aşamaları - 2


Başladığım işi bitirmek adına bu kadar yoğun fotoğrafla, gece yarısı uğraşıyorum da kimin işine yarayacak bilmiyorum. Ceketin kollarını düzgün takabilmek için dikiş payını azalttım. Aslında hafif bir büzgü ile bedene uyarlamak daha iyi olurdu ama ceket o kadar minicik ki üç katman kumaşla, zor geldi. İğnelerle tutturarak makine çektim. 


Astar ile kadife ceketi ters yüzleri birbirine bakacak şekilde içiçe geçirdim. Bu aşamada sadece biye ve ilik-düğme işi kalıyor. 


Önce kesilmiş kenardaki dikiş paylarını yok ettim. Biye geçirileceği için pay gerekmiyor. Her iki ceket parçasının eşit bir şekilde üst üste durmasını sağladım.


Puanlı poplinden 4 cm ende verev kestiğim biyeyi, ütü yapmadan (üşendiğimden) kenarlara tek kat olarak yaklaşık 0,7-0,8 cm den diktim. Yuvarlak bölümlerde sorun olmasa da köşelerde (yaka açıklığı ile ön kenarların kesişme noktası) tam bir dikiş payı-0,7 cm kala, dikişi durdurdum.


 Biyeyi 45 derecelik açı ile yukarı kaldırdım. 


Kaldırdığım bölüm altta dik üçgen olarak kalacak şekilde, biyeyi tekrar yaka açıklığına yerleştirip, kumaşın en uç kısmından dikişe başladım. 


 Bu kısım anlaşılmıyorsa, webde patchwork, quilting açıklamalarında bolca anlatılıyor. 


Biyeyi tüm kenarlara tek parça halinde geçirmek için iki parça biyeyi verev olarak önceden birleştirmiştim. Ne yazık ki tam bitiş yerine geldiğimde, gördüğünüz gibi:)) Yeniden ek yaptım tabii.


Kollara geçireceğim biyeyi, kol ağzını ölçerek halka şeklinde birleştirdim. Yine verev olarak tabii ki. Aslında kol için düz biye de kullanılabilirdi. Ama ek yerlerini mutlaka verev dikmek gerekiyor.


Halka şeklindeki biyeyi kola iğneledim ve aynı şekilde diktim.


Bilgisayarda bir yandan House izleyip, bir yandan da biyeleri el dikişi ile ceket içine katlayarak diktim. Kolay gibi görünüyor tabii size, çok oyalayıcı. Ancak makine dikişini kumaşın yüzünde sevmiyorum, spor dikiş hariç. 

Çok uzun bir yazı oldu. Umarım birinin işine yarar.  Keyifli dikişler...

22 Ekim 2013 Salı

kapitone bebek ceketi yapım aşamaları - 1


Dikişinden ve paylaşımından büyük keyif aldığım ve önceki yazımda sözünü ettiğim kapitoneli bebek ceketi tamamlandı sayılır. Aşamalar Burda dergisindeki sıraya göre yapıldı. Aslında bu bir öğretici sayılmaz, sadece ne kadar keyifle hazırladığımı görün diye paylaşmak istedim. Örneğin yukarıdaki fotoğrafta elimin ve telefonun gölgesine bile dikkat etmemişim. Ne kadar konsantre olmuşsam! Kalıp çıkardıktan sonra kumaşı fazlaca pay vererek biçmek gerekiyor. Ben biraz abarttım, daha önce yaptığım kapitonelerin, kumaşı ne kadar topladığını gördüğüm için. Bunda pek toplanma olmadı. 



















Kapitoneyi yapabilmek için önceden kumaşın dış yüzeyine dikiş hattını çizmek gerekiyor. Elimde (ve tuhafiyelerde) bulunan tüm alet-edevatı (sabun, sabun kalem, çizgi ruleti,  kalem tebeşir v.s.) bu işe sevk            ederek çizimlerimi yaptım. İki saatimi aldı. Bu arada önceki yazımda söz etmiştim. Kullanılan malzeme dokuma tela olmayacak. Ben sıkıştırılmış elyaf kullandım. Gayet iyi oldu. Google'dan aradığımda ise kapitone çizgileri belirlenmiş yapışkanlı elyaflar (ya da her neyse) gördüm. Ankara'da onu bulabilme olasılığı ise Kızılay'da yürürken Angelina Jolie ile karşılaşma olasılığı kadar bile değil. 


Neyse, makinemin IDT ayakları sayesinde belki, zorlanmadan kapitoneyi yaptım. Kullandığım üst kumaş, daha önce bizim kızlara jile diktiğim ince fitilli kadife. Çok bereketli imiş kullan kullan bitmedi. İyi bir seçim miydi? Hayır. 1 yaş için minicik bir ceket dikiyorsanız daha ince kumaş kullanmak lazım.  Astar tela v.s. derken kalınlık artıyor.


Kapitone yaptıktan sonra yeniden kalıpları kumaşa yerleştirip bu kez de 1,5 cm dikiş payı ile kestim. ( Bana göre bu kadar dikiş payı fazla olmakla beraber, dikişi bitirene kadar kapitone dikişlerinin atmaması için mecburdum.)


Astar için, yine yelekte de kullandığım flannel kumaşı kullandım. Bebe pazen de diyebilirsiniz, bence sakıncası yok:) Astar da yine bağımsız olarak kesilip dikildi. Asıl kumaşı astarın üzerine koyarak birebir aynı kesilmesine  dikkat ettim tabii. 


Kapitonelenmiş tüm parçalar da dikişle birleştirildi, kollar verev olduğu için esnemesi amacıyla çıtlatıldı. Burda kol kalıbının biraz daha geniş olabileceğini hatırlatmalıyım. Kapitone ve astar iyice daraltıyor çünkü kolu.


Astar kapüşon astara, kapitone kapüşon da kapitone kumaşa eklendi, tabii ki dikiş işaretlerine azami dikkat edilerek...


Hem astarda hem de kumaşta, kapüşon dikişinin üstünden, başlangıç noktasından iki üç cm içeriden çıma benzeri bir dikiş de geçtim. Dergide "dikiş paylarını açın ve ütüleyin" diyordu ama böylesi daha iyi oldu gibi...


Vee bir kahve molası ile devamı bir sonraki postta...

19 Ekim 2013 Cumartesi

bebek yeleği


Paylaşmasam olmazdı. Dikeceğim kapitoneli bebek ceketine hazırlık olarak aynı kalıpla diktiğim yeleği çok sevdim. Ben bebek giysileri dikmeyi çok seviyorum galiba...


 Model Burda Eylül 2013 sayısı 142 ve 143.


Üst kısım pamuklu, astar flanel kumaş (bebe pazen). Çift taraflı kullanılabilir.


Yalnız Burda dergisinin Türkiye temsilcisi ya da her neyse, çevirilere biraz dikkat etmeli bence. Tamam bazı açıklamalar yetersiz, kabulleniyor insan, ama kapitoneli ceket açıklamasında dokuma tela olarak çevirdiği Volumenvlies Vlieseline bildiğimiz dokuma tela olmuyor. Bir çeşit sıkıştırılmış elyaf sanırım, tek tarafı yapışkanlı. Benzer bir malzeme ben de kullanıyorum. Çanta dikerken çok aramıştım. Türkiye'ye bu ürünleri getireni, satanı bulamadım. Dokuma tela kullanmayın sakın. Keyifli dikişler....

18 Ekim 2013 Cuma

minik elbise üçlüsü


Bayramda da dikiş diken bir ben varım herhalde. Bayramı evde geçirdik, kendi seçimimiz. Minik minik elbiseler dikmek keyifliydi. Burda Temmuz 2012 sayısındaki 145 numaralı model, 80 beden (12-18 ay) 


İlk denememde, dergideki kumaş önerisine göre pike kumaşa en çok benzeyen kumaşı kullandım. Sert ve kalın geldi, yıkadıktan sonra iyice toplanmıştı. Yaka ve kol kenarlarına geçirilen çift kat verev biyeler, kalın kumaşa uygun olmadı. El kadar elbisede yer yer 7-8 kat kumaş birikintisi iyi durmuyor. 


Daha ince ve önceden de kullandığım bir kumaş ile, bu kez ön ve arkayı yer değiştirerek (model 146'nın kol kalıbı ile) denedim. Kol boyu çok uzun ve kola takılan tasmanın (dergi böyle diyor) uzunluğu verilmemiş. Düzeltme yapılacak. 


Yakada, özellikle yuvarlak kenarlarda, dikiş paylarını derecelendirerek kesmenin, çıt makası ile v şeklinde kesim yapmaktan daha iyi bir yöntem olduğunu gördüm. Yani içte kalan dikiş paylarını farklı boylarda kesince kabarıklık olmuyor, telalı katın payını neredeyse 2-3 mm bıraktım. PC ile ilgili teknik sorunlarım devam ediyor. Tüm programlarım silindi ve şimdilik yükleme şansım yok. Fotoğraf yüklemek için bile cambazlık yapıyorum. 


Son elbisede kalıbı küçülterek kullandım, kollarına lastik geçirdim, yaka yapmadım ve verev biyeyi açıkta bıraktım. 
Bu da bir önceki postta söz ettiğim, kendim için diktiğim kazak. Kol bantlarının genişliğini overlok makinemin izin verdiği ölçüde azaltacağım. Keyifle kalın.

14 Ekim 2013 Pazartesi

triko zamanı


Kumaşçılarda triko kumaşlara musallat oldum bu kez, bu hiç iyi olmadı, çünkü triko kumaş  fazlaca yer işgal ediyor. Ne tarafa çekersen o yana uzayan trikoyu (ki 2 metreye yakındı) sonunda yere sererek biçtim, hep hayal ettiğim gibi, kalıpsız, giysi üzerinden. Sanki çoğu çöpe gitmeyecekmiş gibi cimri cimri hem de... Tam bir hafta uğraşarak bir şeye benzettim, çamaşır sepetinde yıkanmayı bekliyor. Fotoğrafı yok. 


Kalan minik bir parçayı, yine tamamen uydurma şekilde kafadan minik bir kazak gibi kestim. Düz makine dikişi ve overlok ile buraya kadar mükemmel oldu.  


Altına tüll-kumaş karışımı etek düşündüm ve burada diktiğim modeli kumaşın üzerine bir kat tül yerleştirip diktim. 


 Trikonun yaka, etek ve kol ağızları çift dikişle yamulunca, yeni başladığım örgüme sarıldım. 


  Şık Düğme'de ihraç fazlası saf yün (%100) 50 gramlık yumaklar 2 TL. Tabii ki renk seçeneği fazla değil. 


Üzerinde yazılı markanın web sitesine baktığımda, (soufle) renkler çok çeşitli. Fiyat bilgisini merak ettim, burası bir fikir verebilir. 


Örgüsü zevkli ve kalın (7-8 numara) şişle örüldüğü için kolay biten cinsten. Mutlu bayramlar.

6 Ekim 2013 Pazar

kalıpsız elbise


Havalar birden soğuyup karakış yüzünü gösterince, sıcak tutacak bir şeyler dikmek gerekti. Sanırım ilk defa kendime kalıpsız bir elbise diktim. Kalıpsız dediğime bakmayın, öyle elbiseyi kumaşın üstüne koy, aynından kes falan değil, oturup başka bir elbiseden ince ince kalıp çıkardım.


Güneşte açık renk görünüyor, antrasit oysa, hatta siyah. Ne olur ne olmaz diye dikiş paylarını çok bıraktığım için tüm hatları çizmem gerekiyordu. Normalde hiç çizmeden dikiş payını her zaman 1 cm bırakır ve o paydan dikerim. Bol teyel, işaret falan uğraşamam. Çizgileri eş parçaya aktarmak için (bol teyel yerine) yüz yüze yerleştirip elimle vurarak kopyaladım. Kaygan olmayan kumaşlarda iyi sonuç veriyor. 


Kol dikişinde dikiş payını fazla tutmak hatalı dikmeme neden olduğundan payı kestim. Yine de çizgiyi aktarmak için aynı pıtpıtlama yöntemini kullandım. 


Dikiş payını tam aşağıdaki gibi dikebilecek şekilde ayarlıyorum her zaman, o da yaklaşık 1 cm gibi oluyor. Makinenin ayağını ölçü alıp, tam ayağın kenarından devam edecek şekilde dikiyorum. 


Kol ve etek baskısı çift iğne ile yapıldı. Kolun kısa olması kumaşın yetmemesinden, neden az kumaş aldığımı bilmiyorum. Elbisenin boyu da biraz kısa tabi.


Yakayı çift kat diktim, önce yaka açıklığı ölçüsünde kestiğim düz kumaşı birbirine ekledim. Sonra tek kenarını yaka açıklığına birleştirdim. Diğer açık kenarı ise içe zikzik dikişle içe bastırdım. Bu kadar 

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...